Ahır Dağı’nı Yeşile Boyayan Adam: Mesut Can
Güncelleme: 28 Temmuz 2020
Kahramanmaraş’ın sırtını dayadığı Ahır Dağı, yemyeşil ormanları ile günümüzde herkesi büyüler. Uzaktan bakıldığında doğal olduğu izlenimi uyandıran bu ormanlar, Mesut Can öncülüğünde 1960’larda başlatılan çalışmalarla insan eliyle oluşturulmuştur.
Ahır Dağı’nın daha önceleri zengin ormanlarla kaplı olduğunu, endüstri ve ticaret nedeniyle yoğun tahribata uğrayan bu doğal ormanların 19. yy başlarında tamamen yok olduğunu tarihi kayıtlarda görebiliyorum.
Seyyahların Notlarında Maraş Ormanlarının Yokoluşu
1658 yılında yönettiği kiliseye bağış toplamak için Rusya’ya yolculuğa çıkan Antakya Patriği Makaryus, Maraş’tan kesilip Halep’e götürülen ağaçların yer aldığı duvar gibi yükselen dağlardan bahsetmektedir.
1671-1672 yıllarında şehrimizden geçen Evliya Çelebi, soğuk akarsuları bol Maraş şehrinin tüm dere ve tepelerinin bağ ve bahçelerle kaplı olduğunu ifade etmektedir.
Osmanlı arşivlerinde Maraş ormanlarından elde edilen kerestelerin Birecik ve Basra tersanelerinde gemi yapımında kullanıldığını gösteren onlarca belge yer almaktadır.
1830’larda İngilizlerin Fırat Keşfinde kullandıkları buharlıların yakıt ihtiyacı için gerekli odunların da Maraş çevresindeki zengin ormanlardan tedarik edilerek Birecik’e taşındığı bilinmektedir. Tüm bu süreçte 19. yy ortalarına kadar Ahır Dağı çıplak kalmış olabilir.
1895 yılında salgın hastalıklarla mücadele için şehrimize gelen Doktor Şerafeddin Mağmumi anılarında Ahır Dağı’nın tamamen çıplak olduğunu ifade ediyor, sadece eteklerinde bağ ve bahçelerin bulunduğu söylüyor.
Ahır Dağı Tekrar Yeşeriyor
1960’ların sonundan itibaren Türkiye’deki en başarılı ağaçlandırma çalışmalarından biri ile Ahır Dağı bugünkü zengin orman örtüsüne yeniden bürünmüştür. Bu durum şu anda ormanların içerisindeki büyük boşluklardaki bağ ve bahçelere de açıklık kazandırmaktadır. Bilmeyenlerin ilk görüşte ormanların arasında bu evlere nasıl müsaade edilmiş dediğine çok kez şahit olmuşumdur. Ağaçlandırma döneminde bağ evlerinin bulunduğu yerler dışında kalan alanlar ormanlaştırılmış ve bu haliyle tahrip edilmiş izlenimi uyandıran bir orman manzarası ortaya çıkmıştır.
Mesut Can (1922 – 1988)
Orman Mühendisi. 1943 yılında meslek hayatına başladı. Yurdun dört köşesinde çeşitli kademelerde görev aldı. 1958-1960 yılları arasında Gaziantep Dülükbaba, 1966-1978 yılları arasında ise Ahır Dağı ağaçlandırma projesini yürütmüştür. İsmi Muhsin Yazıcıoğlu Parkı girişindeki hatıra ormanına ve Dulkadiroğlu ilçesinde bir caddeye verilmiştir.
Dünya bu ismini duymadığımız insanlar sayesinde ayakta duruyor..Anısına saygıyla..